Çocuk Terbiyesinde "Haram Lokma" (2)
M. Emin KARABACAK
Çocuk terbiyesinde dikkat edilecek en önemli hususlardan biri de çocuğun midesine gideceklere dikkat edilmesi gerekir. Çünkü haramla beslenen vücudun organları isyan bayrağını çeker. İsyan bayrağı çeken çocuk için siz; ister laftan anlamaz deyin, ister ders çalışmıyor deyin, isterseniz saygısız deyin, isterseniz geçimsiz deyin... Öncelikle çocukları haram lokmalardan uzak tutmak gerekir.
Anne babalar bu dünyada kendilerinden sorumlu oldukları kadar çocuklarından da sorumludurlar. Anne babaların çocuklarına karşı sorumluluklarını Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadislerinde şöyle buyururlar:
"Hepiniz bir sürünün çobanı gibisiniz. Çoban sürüsünü koruduğu gibi siz de evlerinizde ve emriniz altındakileri cehennemden korumalısınız! Onlara Müslümanlığı öğretmelisiniz. Öğretmezseniz mesul olacaksınız." (Buhârî Vesâyâ9)
Bizim inancımıza göre dinimiz; bırakın harama el uzatmayı, şüpheli şeylerden bile uzak durmanızı ister. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) haram yemememiz için şüpheli şeylerden kaçınmamızı isteyerek bunu koru etrafında koyun otlatmaya benzetip şöyle buyururlar:
"Helal olan şeyler de haram olan şeyler de bellidir. Bu ikisinin arasında, halkın çoğunun helal mi haram mı olduğunu bilmediği şüpheli şeyler vardır. Şüpheli konulardan sakınanlar, dinini ve ırzını korumuş olur. Şüpheli konulardan sakınmayanlar ise, git gide harama dalarlar. Tıpkı sürüsünü başkasına ait bir arazinin etrafında otlatan çoban gibi ki onun bu araziye girme tehlikesi vardır…" (Buhari, İman,39)
Köyün birinde sürekli konu komşunun kümesinden çaldığı tavuk ve yumurtaları, annesiyle birlikte yiyen bir çocuk varmış. Gel zaman git zaman derken sonunda bu çocuk hırsızlık yaparken yakalanır ve kadı'nın huzuruna çıkartılır. Yargılama sonucunda çocuk suçlu bulunur ve hapse mahkûm edilir.
Çocuk, kadıya hapse atılmadan önce bir isteğinin olduğunu, annesinden uzun süre ayrılacağı için annesinin o tatlı dilinden öpmek istediğini söyler. Kadı çocuğun bu isteğine izin verir.
Çocuk annesine yanına gelip:
"Anneciğim o güzel dilinden öpmek istiyorum." der.
Yüreği yanan anne, oğlunun bu isteğini gerçekleştirmek için dilini çıkararak oğluna uzatır. Anne dilini çıkarır çıkarmaz çocuk birden annesinin dilini ısırır. Ne olduğunu anlayamayan çevredekiler şaşırırlar. Durumu öğrenmek isteyen kadı'ya çocuk:
"Benim bu duruma düşmeme sebep olan şey, annemin o güzel dilidir. Eve ne getirdiysem nerden buldun diye sormaz, birlikte yer içerdik. Ne zaman bir şey çalıp getirsem; aferin oğlum, güzel oğlum diyerek her seferinde daha fazla getirmem için ruhumu okşayıp beni bu yola teşvik etti. Beni uyarıp ikaz etmek yerine, bu yola devam etmemi sağlayan ve ceza almama sebep olan annemin o tatlı dilidir." der.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v): "Hepiniz çobansınız hepiniz mesuliyeti altındaki insanlardan sorumlusunuz." buyurarak aile efradına helal lokma yedirmek ve eğitim vermede sorumluluğu anne babalara yüklemektedir.
Yine rivayete göre ;"Anne babaların öbür dünyada ilk davacıları, kendi çocukları olacağıdır. Bunun nedeni de kendilerine haram lokma yedirmeleri, haram yoldan kazanılan mallardan miras bırakmaları ve dinini öğretmemeleri" olduğu söylenir.
Cenab-ı Hak Kur'an- Kerimde şöyle buyurmaktadır:"Ey inananlar! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu cehennem ateşinden koruyun; onun yakıtı, insanlar ve taşlardır…" (Tahrim, 66/6)
Peygamber Efendimiz (s.a.v) ise bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurur: "Hiçbir baba evlâdına güzel edep ve terbiyeden daha değerli ve üstün bir miras bırakamaz." (Tirmizi)
Sign up here with your email
ConversionConversion EmoticonEmoticon